Şifalandıran Bir Sevgi Enerjisi: Reiki

Şifalandıran Bir Sevgi Enerjisi: ReikiŞifalandıran Bir Sevgi Enerjisi: Reiki

Pozitif bilim tapınmacılığı, rekabetin yükselen değer haline getirilmesi ile oradan oraya savurup, yıllardır aç ve susuz bırakıp, yorgun düşürdüğümüz ruhlarımızı biraz olsun dinlendirip, doyurup, sükuna kavuşturabilmenin bir yöntemini sunar REİKİ felsefesi.

Şifalandırdığımız ruhlarımızdan, diğer gereksinen ruh ve bedenlere şifa aktarabilmektir. Varoluşumuz ile yeniden büyülenmek, evrenle bütünlüğümüzü algılamak, birliğin farkındalığına varabilmektir.

Bir din, bir inanç değil, bir iman hiç değil evet ama ruhsal olgunluğa ve ruhsal, bedensel şifaya götüren evrensel yol haritalarından biridir.

Ruhumuzu arındırarak evrenle bütünleşmek, evrenin arınma çabalarına da katkıda bulunabilmektir.

Çokça kabul ve teslimiyet gerektirmektedir tabii ki pek çok prensip gibi… En önce de evrende her şeyin olması gerektiği gibi olduğunu, her olan, olmakta yada olacak olanın, evren yani herkes, hepimiz, her şey için en hayırlısı olduğunu kabul etmemiz, direnci bırakıp teslim olmamız gerekiyor.

Bir yönü ile de, ruhsal gelişim basamaklarında karşımıza çıkan kapılardan birinin anahtarı aslında REİKİ. O kapıya yaklaştığınızda yada önüne geldiğinizde, nasıl olduğunu anlamadan elinize tutuşturuluverilen bir mucizevi anahtar.

Kapıyı henüz bulamamış ama önce yolda anahtara rastlamış da olabilirsiniz; o sizi kapınıza götürecektir. Götürür götürmesine de kapı önünüzde, anahtar elinizde açıp açmamak size kalmıştır. Bazen yıllarca beklenebilir bu kapı eşiğinde elde anahtar, yürekte soru ‘’ açmalı mı bu kapıyı? ‘’; işte bu ruhun nasibidir; samimiyetin, gereksinimin ve gerçek niyetin her kese göre değişen olgunlaşma sürecidir.
Yazmak, söylemek, anlatmak uygulayabilmekten çok daha kolay biliyorum… Acı, sıkıntı, yokluk, tutsaklık içinde olup da, bunda da bir hayır görüp bulabilmek pek çoklarınca ütopik, bir o kadar da mazoşist bir yaklaşım olarak algılanabilir hatta.

Ancak içinde bulunduğumuz durumu direnerek değil, kabul ve teslimiyet ile değiştirip, dönüştürebileceğimiz bilgisine ve bilincine de artık sahibiz. Hani korkularımızla yüzleşip, onları görmeye karar verip, kökenini fark ettiğimizde birden bire yok olmasalar da, giderek azalıp önemlerini yitirmeleri gibi…

Evren niyet üzerine kurulu… İyi niyet en kıymetli vasıflardan… Son yıllarda meziyet olarak anılmaya başlasa da aslında özümüzde var olan o; gene de yeter şart değildir iyi niyet, gerek şarttır; çünkü doğamızda vardır. Önemli olan bunu bozmadan koruyabilmek ve sakınmasızca, ayırt etmeksizin her şey ve herkes ile paylaşabilmek. Yalnızca insan ile de değil, taşla, kuşla, suyla, rüzgar ve bulutla da…

“Cehenneme giden yollar iyi niyet taşları ile döşenmiştir” türü bir yaşam yaklaşımı ile büyüyerek korkuyu geliştirip, pekiştirdik içimizde ne yazık ki sevgi yerine… İyi olandan, iyi görünenden hepimiz ürker olduk. İçimizdeki iyi niyet fidanlarını söküp, yerine kuşku ve endişe tohumlarını ektik korku, öfke ve şüpheler ile kavrulmak üzere…

İşte REİKİ’nin yeniden keşfi gibi bizlerde onunla, özümüzdeki iyiliği yeniden keşfetmeye niyet etmeliyiz. Yüreğimizde barındırdığımız sevgi tomurcuklarının büyüyüp, canlanmasına izin vermeli ve onları paylaşmaya niyet etmeliyiz öncelikle. Sonrasında su yolunu bulacaktır. Sevginin şifalandıramayacağı hiçbir şey yoktur. Önce kendi ruhlarımıza, ardından diğer ruhlara, ruhlardan bedenlere akıp yayılacak ve sağaltacaktır.
Reiki aslında şifalandırıcı bir sevgi enerjisidir.

Semra A.

Reiki  öğrencisi