2020 Astroloji Yorumlari – (6 Tutulma Yaşanacak!)

Merhaba, youtube da Su Karakuş adli kanalimda bir kaç ay önce 2020 yili genel görünümünü ve burç yorumlarini anlattiğim videolar yayinlamiştim. Sonra çekim ekibiyle yaşadiğimiz anlaşmalik nedeniyle videolari yayindan kaldirdim. Öğrencilerimden biri bu videolari deşifre etti. Buyrun deşifresi aşağida. Konuşma diliyle yazildiği için size biraz farkli gelecek ama 2020 yi iyice anlayalim istedim. Hepinize mutluluk getirsin. Su Karakuş

İnstagram: su karakus

Evet sevgili takipçilerim tekrar merhaba çok ilginç bir yıla başlıyoruz Ocak ayının henüz ilk haftalarında 12 Ocak’ta Satürn ve Plüton Oğlak burcunda kavuşuyorlar. İlginç bir kavuşum bütün dünya tarafından korkularak bekleniyor çünkü her 2 planet de oldukça zararlı olabiliyor ama gerçekten astrolojiyi nasıl kullandığınıza bağlı eğer bu kavuşuma iyi hazırlanırsanız, köklü değişimlere gönüllü olursanız hiçbir zararını görmez, tam tersine yararını görürsünüz. Çünkü bu açı aynı zamanda sizi özgürleştirecek bir açı. Nasıl özgürleştirecek derseniz Satürn, alışkanlıklarla bağlantılı bir gezegen Oğlak burcunda kariyerle ilgili otoritelerle ilgili yaklaşımlarımızı alışkanlıklarımızı ifade ediyor ve bu alışkanlıklarımızı değiştirecek yegane etki Plüton’un ona dokunması. Yani tetiklemesi. Evet bir açıdan baktığımızda eğer alışkanlıklarımıza çok bağlıysak, köklü değişikliklere gönüllü değilsek zararlı olabilir, sizi zorla değiştirmeye çalışabilir bu etki. Ama eğer değişmeye gönüllü olursanız daha iyi bir hayatın sizi beklediğinize inancınız tam olursa ya da bir başka deyişle “her şeyin hayırlısı, hayırlı olan başımıza geliyor” derseniz, “bakalım bunda ne hayır vardı” derseniz, Ocak ayından itibaren, sizi büyük bir değişim bekliyor olacak. Hangi burç olduğunuza göre hayatınızın herhangi bir alanında bu değişikliği yaşayacaksınız.

Elbette Oğlak burcunun son derecelerinde olduğu için eğer doğum haritanızda hiçbir gezegen bu son gezegenlerle kare, karşıt ya da üçgen açıyla bağlı değilse, bir bağlantınız yoksa belki de size hiçbir şey olmayacak, hiçbir değişiklik yaşamayacaksınız, belki de sadece değişiklik için çeşitli fırsatlar gelecek önünüze, onlar da sizi çok etkilemeyecek gelip, geçecek. Elbette sadece ve sadece doğum haritanızın tetiklenmesine bağlı, bunun için lütfen bireysel danışmanlık almayı ihmal etmeyin. Çünkü 2020 oldukça enteresan bir yıl. Nasıl enteresan derseniz bir kere Satürn burç değiştiriyor Ocak ayinda Oğlak burcunun son derecelerinde Plüton’la kavuştuktan sonra, 22 Mart itibarıyla artık Kova burcuna geçiş yapıyor. Kova burcunun özelliklerini hatırlayalım; Özgürlüklerle ilişkili bir burç tabii ki asilik  ve devrimler ve aykırılık, başkaldırmak, karşı çıkmak bu burcun özellikleri aynı zamanda keşfetmek, kaşiflik yapmak, yeni olanı bulmak, daha konforlu alanlara geçiş yapmak da bu burcun özellikleri ama Satürn bu burca yerleştiğinde “Bir dakika dur! o kadar özgürlük değil artık biraz sahiplenmek, alışkanlıklarının peşinden gitmek gibi ihtiyaçların olduğunu hatırla madem yalnızlığı çok seviyorsun- ki Kova burcu yalnızlığı çok sever- biraz daha yalnız kalmayı öğren, hayatta biraz daha tek başına olmayı ve mücadele etmeyi öğren” diyecek. 1 Temmuz’a kadar bu böyle sonra bir süre kendisinin varlığını belli ettikten sonra 1 Temmuz’da tekrar çıkış yapacak Oğlak burcuna geri dönecek. Oğlak burcunda tamamlanması gereken işleri var Satürn’ün. Hala Oğlak burcuna öğreteceği şeyler var. Biliyorsunuz aslında Oğlak burcunun yönetici gezegeni dolayısıyla Oğlak’lar için çok zor geçmedi son 2,5 yıl. Evet bazı konularda biraz ders almak durumunda kaldı sevgili Oğlak da, ama çok çok zor olmadı.

Satürn Kova burcunda biraz daha zorlayıcı olacak çünkü özgürlüklerle kısıtlamalar çatışacak bir noktada. Yine de avantajınıza çevirebilirsiniz, özellikle sevgili Kovalar ve Kova burcunun ilk derecesinde bir yükselen burcu, bir köşe noktası ya da herhangi bir gezegeni olanlar; Satürn’ün size öğreteceği şey 17 Aralık’ta tekrar karşınıza çıkacak. İlk alıştırma 22 Mart’la -1 Temmuz arasında başladıktan sonra geri dönüşle tekrar ilerlemekle 17 Aralık’tan itibaren 2,5 yıl boyunca Satürn burcunuzda kalacak.

Dolayısıyla tabii ki her burç bundan etkilenecek en özgür hissettiğiniz alanı hatırlayın o alanda artık kendinizi kısıtlamaya başlamanın zamanı geldi. Belki siz diyorsunuz ki “Benim belirli konularda özgürlük ihtiyacım çok yüksek ve değiştiremiyorum kendimi hiçbir şekilde değiştiremeyeceğim, zaman içinde  her şeyi yaptım olmuyor, değiştiremiyorum” . Öyleyse Satürn’ün size öğretecekleri var ve tam da değişim zamanı. Niye böyle, çünkü Nisan-Haziran ve Kasım ve Aralık aylarında Jüpiter Satürn ve Plüton buluşuyorlar, kavuşuyorlar. Oğlak burcunun son 7 derecesini ilgilendiren bir kavuşum yaşanacak. Bu son dereceler çok önemli. Oğlak burcu olmanız gerekmiyor o derecelerde herhangi bir gezegeniniz varsa hakikaten çok etkilenirsiniz veya karşıt olarak ya da üçgen açı, kare açı ile bağlantınız varsa çok etkilenirsiniz diğer tüm durumlarda belki de size dokunmaz ama çok özel bir kavuşum çok nadir yaşanacak bir kavuşum 3 büyük gezegen, 3 farklı karakterdeki gezegen buluşacaklar. Güç birliği yapacaklar. Satürn sağlamlıkla ve toprakla ilgili, Plüton köklü değişikliklerle ilgili ve Jüpiter dokunduğu her şeyi büyütür ve genişletir. Bu yüzden bu kavuşumdan bir miktar korkuluyor. Bir yandan baktığınızda toprakla, sağlamlıkla, güvenlikle ilgili her şey hem Plüton’un katkısıyla yıkılıp, yeni baştan yaratılma yoluna gidecek, bir yandan Jüpiter o yıkımı büyütecek diye düşünülüyor. Bunun içinde elbette doğal afetler var, depremlerin olabileceğinden bahsedilebilir ama daha önce birçok kez yayınladığım gibi Instagramda “Su Karakuş” adlı hesabımda da hemen her gün yayınladığım gibi depremlerle astroloji arasında bir bağlantı henüz kurulamadı. Ay düğümleriyle güneşin kare açısı, karşıt açısı olduğu zaman özellikle bu dönemlerde depremlerin yani tutulmalarda tetiklenebileceğine dair birtakım araştırmalar olsa da henüz sonuçlanmadı üstelik bu kavuşuma dair şimdiye kadar “defalarca tekrar eden şu açi da deprem oldu” denilebilecek bir veri yok elimizde. O yüzden her bir gezegenin karakterine bakarak diyebiliriz ki; evet Satürn ve Plüton bir araya geldiğinde toplu ölümleri, doğal afetleri tetikleyebilir, Jüpiter bu ölümlerin sayısını da yükseltebilir. Ama bir yandan da şunu söyleyebiliriz “birtakım alışkanlıklarınızdan bıktıysanız, aynı şeyleri tekrar tekrar yapmaktan ve sorumluluklardan bıktıysanız, Plüton bunları değiştirmek için size bir şans verecek, Satürn’e dokunacak ve yeter zincirlerini kır diyecek, Jüpiter sizin iç dünyanızı iyimserlikle doldurarak, mutlulukla neşeyle doldurarak ve bu değişim için çok özel bir şansı size sunarak, evet yeterli sorumluluklarından kurtul biraz hafifle daha iyi daha neşeli daha tatlı bir hayatı artık yaşamaya başla” diyecek. Bununla bağlantili çeşitli fırsatları önünüze çıkartacak.

Peki siz bu kavuşumlardan olumsuz mu etkileneceksiniz, olumlu mu etkileneceksiniz?

Eğer bu kavuşumdan önce 12 Ocak civarında ve öncesindeki tüm yeniay ve dolunayları iyi değerlendirdiyseniz, Satürn, Plüton kavuşumu 12 Ocak’ta gerçekleşirken, o köklü değişimi yaratabilirseniz  Nisan-Haziran-Kasım ve Aralık ayları da oldukça verimli geçecek sizin açınızdan.

Ama bütün yeniaylarda “aa bana hiç yeni bir şey olmuyor”, dolunaylarda “eee söylüyorsunuz ama bana bir şey olmuyor” “diyenlerdenseniz yani evde oturup bekleyen ya da iş yerinde oturup değişiklik yapmak için hiç çaba göstermeyenlerdenseniz,  bütün yeniayları ve dolunayları sadece izlediyseniz ve hiçbir şey yapmadıysanız evet Nisan-Haziran-Kasım ve aralık sizin için bir hayli sarsıcı olabilir.

Çünkü astroloji birçok kez söylediğim gibi bir fal değil astroloji gezegenler birlikte çalıştığımız zaman bu hayatı yaşanılır kılan, onların rehberliği ile yol göstericiliği ile birlikte ilerlediğinizde hayatınızı daha konforlu, daha kaliteli hale getirebileceğiniz bir bilim, bir yol haritası, bir rehber sizler için.

Ocak-Nisan 2020 arasında Neler Olacak?

Kuzey ay düğümü Yengeç burcunda, Güney ay düğümü Oğlak burcunda bir süredir. Şefkatle, merhametle, iyi duygularla bağ kurmaya başladık. Görüyoruz ki Türkiye’nin pek çok yerinde sokak hayvanları için daha fazla yemek veriliyor. İnsanlar yemek artıklarını çöplerine atmıyorlar kapılarının kenarına bırakıyorlar, birçok yerde su kapları görüyoruz, bu gerçekten çok güzel. Kimi mahalleler hala bundan bihaber olsa da, birçok yerde hayvana karşı, çocuklara karşı, yaşlılara karşı, karşıdan karşıya geçen özürlü kardeşlerimize karşı duyarlılık başladı. İyilik yaptıkça mutlu olduğumuzu keşfetmeye başladık, bir yandan da para hesabını da bilmeye başladık. Hani her şeye, ıvır zıvıra çok para harcadığımızı, çok lüks yerler, lüks harcamalar, lüks kıyafetlerin aslında bizi çok da mutlu etmediğini, hayattaki gerçek mutluluğun aile bağları olduğunu anlamaya başladık 2019’da. Bütün bunlara neden olan Kuzey ay düğümü ve Güney ay düğümünün transit geçişiydi.

Mayıs 2020 itibarıyla Kuzey ay düğümü İkizler burcuna yerleşiyor.

Güney ay düğümü de Yay burcuna yerleşecek. Her iki burç da eğitimle ilgili. Eğitime her zamankinden daha fazla önem vermeye başlayacağız ve neredeyse 18 ay boyunca biz artık okumayı daha çok seveceğiz, öğrenmeyi, bilmeyi, sormak yerine araştirmayi, araştirarak bilgiye ulaşmayi  seveceğiz. Bilgiye daha kolay ulaşacağız, belki bilgiyi almak, vermekle ilgili yeni teknolojiler gelişecek ve biz onları daha çok benimseyeceğiz. Bu yüzden ay düğümlerindeki bu burç değişimleri çok kiymetli. Kanımca okumayı yeniden hatırlayacağız çünkü bütün yaptığımız maalesef telefonlardan, Instagramı açıp, birkaç yayını okumak ya da daha çok youtube da izlemeyi tercih etmek. Okumak çok anlamlı, çok değerli, birçoğumuzun Türkçesi aslında çok zayıf. Basit kelimelerle akıcı olmayan, kötü bir Türkçe ile konuşuyoruz. Okudukça öğreneceğiz, kandırılma durumu azalacak, okudukça daha çok yalnız olmadığımızı, daha çok bilgiye doyduğumuzu anlayacağız. Okudukça daha çok insan olduğumuzu anlayacağız ve tabii ki medya ile sosyal medya ile ilişkili gelişmelere daha hakim olacağız. Çünkü aynı zamanda medyayla bağlantılıdır Kuzey-Güney ay düğümlerinin İkizler ve Yay burcundaki konumlanması. Hem kitap sektörünün daha çok gelişeceğini, hem eğitim alanında daha büyük yenilikler yapılacağını tahmin ediyorum ve aynı zamanda basın-yayınla ilgili televizyonla, sosyal medyayla ilgili her konuda çok büyük değişiklikler olmasını bekliyorum. Hepimizin bilgiye doyacağını da tahmin ediyorum. Ve Mayıs’ta sevgili astroloji severler Kuzey ay düğümü İkizler burcuna yerleştikten sonra:

13 Mayıs-25 Haziran arasında bir Venüs gerilemesi, 10 Eylül-14 Kasım arasında bir Mars gerilemesi yine defalarca Merkür gerilemesi, elbette diğer bütün gezegenlerin Satürn’ün, Jüpiter’in, Plüton’un, Uranüs’ün gerilemeleri bizi bekliyor olacak.

Hepsi çok anlamlı bu gerilemelerin.

Mars neredeyse 2 yılda bir geriliyor ve 2020 yılına denk gelecek ve Koç burcunda gerileyecek. Bizi her zaman çok yoruyor Koç burcunun 28 derecesinden 15 derecesine doğru geri geri yol alacak. Çok yoruyor Koç burcundaki bir gerileme. Çok halsiz bırakıyor, isteksiz bırakıyor, hedefsiz bırakıyor atak davranmamıza mani oluyor, enerji düşüklüğü görülüyor, birçok şeyi unutmamıza neden oluyor. Bu nedenle diyorum ki 10 Eylül-14 Kasım arasında ya tatiliniz olsun, ya da bu tatili yapamayacaksanız o arada kendinizi rahat bırakın çünkü hakikaten çaba ve gayret duygusundan biraz uzaklaşacaksınız.

Venüs retrosu İkizler burcunda olacağı için zaten ikircikli bir alan sevgiyle bağlantımızı çok etkilemeyecek. Elbette etkileyecek ama tutkulu bir Akrep’teki gibi daha duyarlı bir Balık’taki gibi veya kendi öz alanı olan Boğa ya da Terazi’deki gibi bir etki olmayacak biraz daha hafif atlatacağız.

19 Aralık’tan itibaren Jüpiter Kova burcuna yerleşiyor. Yine çok sevilesi bir durum çünkü Jüpiter’in Oğlak burcunda olduğundan daha verimli olacağı kesin. İletişim, teknoloji, uçaklarla ilgili gelişmeler, seyahatler, yolculuklar, arkadaşlıklar, dostluklar, sosyalleşmeler, iyimserlik, kişisel gelişim birçok alan gelişecek, şenlenecek.  Kova burcu kendini en fazla irdeleyen burçlardan birisi, bir akıl burcu, bir deha burcu. Dolayısıyla dehanın çoğalacağını söyleyebiliriz, yani dahice fikirlerin, orijinal fikirlerin hayatımıza katılacağını, renk katacağını söyleyebiliriz. Birbirinden esinlenmek, kopyala-yapıştır yapmak, başkasının fikrini alıp kendi fikri gibi kullanmak gibi gibi  şeyler çok yapıldı.  19 Aralık itibarıyla kendi orijinal fikirlerimizi hayata geçirmenin zamanı gelecek. Hepimiz bu dönemi çok seveceğiz, hepimiz biraz cin fikirli olacağız, hepimiz biraz yaratıci olacağız dolayısıyla 2020 hepimize birçok şey vaad ediyor. Umarım hepimiz iyi değerlendireceğiz.